Huzursuzum..
Yatakta o kadar dönmüşüm ki, uyandığımda üstümde ne varsa vücuduma dolanmıştı..
Karnımın üstünde bi ağırlık vardı.. Nefes almamı engelleyen..
Başım bedenime ağır, dayayacak yer arıyorum.. Elimle desteklemeye çalışıyorum.. Düşüncelerimin ağırlığı boynumu öne eğen..
Çok korkuyorum.. Her geçen gün, gözlerinde gördüklerimden çok korkuyorum..
Hayat insanın bedeninden akıp gitmeden önce gözlerdeki ışık azalmaya başlarmış ya..
Gözlerim hep gözlerinde..
Boğazımda yumrular.. Gidip ellerini, kollarını, boynunu, saçlarını, alnını öpüyorum.. Gözlerini öperken yaşları dudağıma bulaşıyor..
Neden böylesin diyorum.. Neyin var, bana söyle.. Sen benim herşeyim değil misin diyorum.. Kendini öyle bırakma diyorum.. Ben sonra mahvolurum yaşayamam sensiz diyorum..
Yalan değil ki.. Ben hiç bilmedim ki onsuzluk nasıl bişey.. O olmadan nasıl olur hayat....Hiç...
İçimden üzgünüm bu aralar deyip benim de nefesimi alıyor.. Gözlerimden yaşlar boşanırken boynuna sarılıyorum.. Sakın diyorum, sakın bana bunu yapma.. Sakın beni bırakma.. Ben ölürüm sen olmazsan.. Sen benim direğimsin.. Ayakta kalamam ki diyorum..
Gözlerimin yaşını silerken sen benim direğimsin ağlama beni de üzme diyor.. İkimizde birbirimizi üzmekten korkarak, daha da kederli sımsıkı sarılıyoruz..
Sevgilerin en güzeline, en karşılıksızına, belki de en nedensizine sahip olmak onun bendeki değerini bu denli ulaşılmaz kılan..
Hep benimle ol, hep sıcaklığında kalayım.. Beni hiç bırakma benim küçük dünyam...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder