14 Nisan 2013 Pazar

Hesabı Alabilir Miyim?

İnsan olarak harika bi mekanizmaya sahibiz... 

Yapabileceklerimizin sınırı yok belki de... 

Ama yalnızken, nereye kadar gidebileceğini kestiremezsin.. Ya da neyi yapabileceğini görmen mümkün olmaz...

Çok değil dört yıl kadar önce bi adamla tanışmıştım... Benden farklıydı... Yani öyle gibi gelmişti...

VBS
3 yıl içinde 500'e yakın film izlediysem, yani bi film kültürüm oluştuysa O'nun sayesinde... Hatta Afiş albümlerimin başlığı bile O'na daha yakın olabilmek için istemsiz söylediğim bir cümle... "Hadi Film İzleyelim" 

Sonra Müzik kültürüm... O'na borçluyum.. Daha önce hiç duymadığım sesleri, bana yaşama fırsatı verdiği için... Onun sevdirdiği şarkılarla hayatı, mevsimleri anlamlandırdığım için; her mevsim dönümünde tekrar ve tekrar bana gelişi...

O da yetmezmiş gibi; bişeyler çizebileceğimi bile O'nun sayesinde fark edişim... Karikatür çizdiği anları izleyerek fark edişim benim de bunu yapabileceğimi..

Açtığım blog bile O'na ait.. O olmasa olmayacaktı...

Şimdi O yok... 

Yok; çünkü aşk insan kimyasını bozan bişey... Hiç bir zaman sen gibi olamadığın; tüm şaşkınlıklarının, tutukluklarının, salaklıklarının bedenin tarafından bir buket şeklinde sana armağan edildiği anlar toplamı...

Tüm bunlardan daha da ilginç olan şey Aşk'ın hastalık gibi gelip geçici olması.. Yukarıdaki yazıyı aylar önce yazmış ama yayınlamamıştım.. Şimdi içime dönüp sesleniyorum... Ona dair, varlığını işaret eden en ufak bir ses bile gelmiyor.. O artık gerçekten yok.. Hiç bir anlamda... 

Bana kattıklarına gelecek olursam; uzun zamandır bir şeyleri hep Ona ithaf edip, yaptığım her şeyden kendimi tecrit etmiştim... BENİM yaptıklarımdan :) 

Kendimi cezalandırmaktan vazgeçiyorum artık.. Kendimi sevmeyi öğrenmeliyim sanırım... 

Bu yazımı çok sevdiğim bi şarkıyla sonlandırmak istiyorum..

Görüşmek üzere :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder