16 Şubat 2015 Pazartesi

Deniz aşkına!!!

Çanakkale'ye geçtiğimiz yıl öğrenci olarak geldim... Bölümümün bulunduğu bina Merkez'de, denize uzaklığı da beş dakika... Doğaya, denize aşık her insanın yapacağı gibi benim de ilk keşfim Kordon idi... Şehre ilk defa gelip de Kordon'a hayran kalmayacak birini düşünemiyorum... 

Deniz öylesine berraktı ki şaşırdım. Bursa'nın Gemlik ilçesinde yaşayan biri için alışılageldik bir manzara değil ne de olsa... Üstelik yine deniz kenarında Belediyeye ait Golf Çay Bahçesi var... Bira bile içebiliyorsun, çay desen bardağı 50.-krş...

Allah Allah dedim kendi kendime...Türkiye'de boğaz manzarası dendiğinde benim aklıma en başta lüks gelir. Bir ucu İstanbul'da diğer ucu Çanakkale'de olan hani... Lüks diyorum çünkü boğaz kenarında ev sahibi olmak, mekan sahibi olmak bir yana dursun, o kısımlardaki mekanlarda bulunmak bile meseledir. Belli bir maddiyat gerektirir.

Gerektirmiyordu işte... Canım şehir dedim... Güzel Çanakkale... Canım ne zaman sıkılsa hemen kendimi deniz kenarına attım... Nefes alamadığımı hissettiğimde boğaza gittim.. Serin rüzgarıyla kendime geldim.. Sevinç, üzüntü, gözyaşı, kahkaha hep oradayım...

Tabi yaz tatili girdi araya memlekete döndüm. Eylül ayının sonlarına doğru da gelip ev yerleştirdim.. Bir akşam geç vakit çıktım sahile.. O ahşap kısma... Hani o güzelim manzarayı yaslanıp da izleyebilelim diye yaptıkları ahşap korkuluklara... Denize baktım üzerinde koskocaman bir platform var... Gece ve gözlerimdeki astigmatın etkisiyle tam olarak kestiremedim ne olduğunu... Sonra da ( müzik bölümü okumamın etkisiyle olabilir ) deniz üzerinde sahne kurulabileceğini düşündüm.. Önemli bir olay kutlanacak galiba diye geçirdim aklımdan... Sonraki süreçte uzun zaman gündüz saatinde uğrayamadım deniz kenarına...

Neyse, lafı çok dolandırmayayım. Meğer o koskoca platform sahne değilmiş. Meğer denizin üzerini kaplayan o koca demir yığını fıskiyeymiş. 

Fıskiye!!!!!!

İnanamadım yahu!!

Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası yazıyor bir de koca platformun üstünde. 

Buyrun resimler aşağıda:




Şimdiiiii..... 

Bu çok saygıdeğer büyüklerimiz düşünmüş taşınmış, Çanakkale'limizi eğlendirelim diye sırf haftanın iki akşamı yarımşar saatten, toplamda bir saatlik bir show!!! için bu ucubeyi gelmiş dikmişler denizin üstüne.

Neden diye sordum kendi kendime önce...

Neden bunu yapıyorsunuz?

Sizin doğa ile alıp veremediğiniz  nedir? Hangi zihniyetle böyle bir adım atılmıştır?

Neden doymuyorsunuz betona, demire?

Bana şunun mantığını açıklayabilir misiniz??

Benim doya doya denize bakma hakkımı ne için elimden aldınız?

Sizin reklamınızı yapma derdiniz benim umurumda değil... 

Deniz halkın biricik hakkıdır... Hiç bir şahıs, hiç bir kurum menfaatleri doğrultusunda bu hakkı elimizden alamaz. 

Bu konu için kampanya başlatmaya karar verdim. Buradan da duyurmak istedim. 

Uçsuz bucaksız denize bakmanın keyfi ayrı, baktığında karşıyı görebilmek ayrıdır... Denizin üstünde martı, kayık, gemi görmek istiyoruz. Ucubenizi değil!!!!

Ucubeden önce.....

2 yorum:

  1. Nereyi imzalıyoruz. Ben de gönüllüyüm. Denizler doğallıklarıyla güzel. Yazın da güzel olmuş bu arada :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Belediyeye dilekçe verdikten sonra, dikkate alınmazsa imza kampanyası başlatacağız. Destek için teşekkürler 😊

      Sil