6 Eylül 2012 Perşembe

Küçük Asker

Herkese selam...

Keman dersine gittiğimi daha önce yazmıştım... En son dersten sonra taa ki bir sonraki derse kadar ( neredeyse 10 gün ) elime hiç keman almamıştım... Tabi dün gece aldı beni bi telaş.. Keman yine bi nebze zevkli de hele o solfej çalışmaları yok muu uyuz oluyorum yaaa.... do-re-mi-fa-sol-la-si dooooo...

Bir de hocam yetenekli ve çalışkan olduğumu söyledi ya bi kez... Şimdi eğer performansımda düşme olursa bi mahçubiyet yaşayacağımdan başladım gece solfej çalışmaya... Tabi gece herkes uyuduğundan keman çalışmak mümkün değil...

Bi taraftan solfej çalışıyorum ama diğer taraftan kendi kendimle kavga ediyorum... Sanki beynim ikiye bölünmüş, ağzım ve gözlerim solfejde ama beyin fırça atma derdinde...Bu güne mi bırakılır. Neden çalışmadın ki sanki.. Günde yarım saatini ayıramaz mıydın.. Kesin yay tutmayı unutmuşsundur... Başladığın bi işi de sonuna kadar götür.. Lanet olsun bu huyuna...

Ayy baktım içimdeki sesten solfeji duyamıyorum.. Dedim en iyisi sen yat, sabah erkenden kalkar keman çalışırsın...

Sabah 07:00'a saati kurmuştum ama nasıl vicdan yaptıysam bi uyandım saat 06:18... Sonra da madem kalktın, çalış dedim.. Çalışmaya başlayınca kendime olan sinirim bi kat daha arttı.. Resmen gerileme vardı.. Yani bu kemanı çalışmayı bıraktığında bıraktığın noktada kalmıyorsun.. Kollarımı bile kaldırmakta güçlük çekiyorum... Bi de karnım ağrıyo deli gibi.. Bende kendimi cezalandırdım.. 2 saat ayakta aralıksız çalıştım... Neyse ki  biraz da olsa toparlamıştım.. Ders saati yaklaşınca duş aldım sonra da eşofmanları geçirip çıktım evden...

Kursa vardığımda hocam beni kapıda bekliyordu.. Hemen başladık çalışmaya.. Soğuk kanlı ve de profesyonel bir yalancı olduğumdan gayet iyi çalışmış izlenimi yarattım..Neyse ki yetenekliyim de açığı kapıyorum bi şekilde :) 

Kursun sonuna doğru hocamdan bi güzellik geldi.. Yay çekmekten sıkıldığım için bana 3 tane şarkı getirmişti notalarıyla... Artık kemanda şarkı çalabilecektim...

Hocam notaları elime verene kadar bünyemde oluşan dev çoşku ve heyecan; şarkıları gördüğümde yerini küçük bir göz seğirmesine bıraktı.

İlk eserimiz : Beethoven'den Neşeye Şarkı ( Kardeş Olun Ey İnsanlar diye başlayan :D )
İkincisi : Jingle Bells
Üçüncüsü : Küçük Asker 

Hele o son eser yok mu o son eser... Beni aldı taaa nerelere götürdü... Ön dişleri fareler yemiş; lambada eteğin yanlardan tutularak bir sağa bir sola sallanmak suretiyle yanık bir şekilde küçük askerin çığırıldığı çocukluk yıllarım.. Şimdi sorsanız bana o günlere dönmek ister miydin diye... Kesin ve net cevabım; tabii ki HAYIR olurdu :)

Küçük askeeeer küçük asker napıyorsuuuun bana söyleeee :):)


Görüşmek üzeree :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder